Anne karnında bebeğin beyninin su toplaması, tıpta "ventrikülomegali" olarak tanımlanır. Bu durum, beyindeki ventriküler sistemdeki genişlemeyi ifade eder. Görülme sıklığı her bin doğumda 0,1-2 oranındadır ve erkek bebeklerde kız bebeklere nazaran daha fazla görülür. Anne karnında bebeğin beyninin su toplaması durumunda, bu durumun tedavisi yapılamaz; sadece tanısı konulabilir.

Bunlar, anne karnında bebeğin beyninin su toplamasına neden olabilecek çeşitli faktörlerdir. Ancak, bu konuda kesin bilgiler bulunmamaktadır. Beyindeki su toplamanın bazı vakalarda tek taraflı, bazılarında da çift taraflı olduğu görülür. Uzmanlar, vakaları hafif ve şiddetli olarak sınıflandırır. Tek taraflı su toplama sorunu genellikle hafif olarak nitelendirilir. Hafif formdaki su toplamada genişleme 10-15 mm kadar olur. 15-20 mm arasındaki genişleme orta şiddette kabul edilir. Şiddetli olgularda genişleme 20 mm ve üzerinde olur.

Hamilelikte yapılan ultrason tetkiklerinde bu sorun teşhis edilebilir. Tanı için MR tetkiki de yapılabilir. Beyindeki su toplama neticesinde belirlenen genişleme 15 mm ve üzerindeyse, bazı hallerde ultrasonda izole olarak izlenebilir. Buna eşlik eden anomaliler tespit edilmese de hamileliğin ilerleyen dönemlerinde anomaliler gözlenebilir. Bunlar arasında araknoid kist, nöral tüp defekti ve Dandy-Walker sendromu sayılabilir. Tanı konulduktan sonra genişlemenin izole olup olmadığına, tek veya çift taraflı olup olmadığına ve derecesine bakılır. Enfeksiyon testleri yapılır, başka anomaliler değerlendirilir, genetik araştırma yapılır ve gerekirse fetal MR tetkiki yapılır. Daha sonra aile detaylı bir şekilde bilgilendirilir ve hamileliğin devam edip etmeyeceği kararı alınır. Hamilelik devam edecekse, detaylı bir takip programı planlanır ve uygulanır. Doğum sonrasında bebeğin bakımı hakkında değerlendirme yapılır. Bebeğin kafa çapı uygun boyutta olursa normal doğum, büyük boyutta olursa sezaryen doğum planı yapılır. Bebeklerin doğumdan sonra yaşamlarına normal olarak devam edebilmeleri için, beyindeki su toplama nedeniyle oluşan genişlemenin derecesi ve bununla ortaya çıkacak anomalilerin değerlendirilmesi gerekir. Eğer genişleme fazla olursa, bebekte yaşanacak sorunlar da artar.

Bu konuda yapılan araştırmalarda, eğer kromozomal anomaliler belirlenmişse, annenin daha sonraki hamileliklerinde bu sorunun tekrarlama riskinin yüksek olduğu görülmüştür. Genişlemenin izole olması durumunda ise tekrarlama riski azalır. Bebeklerdeki bu anomalinin olup olmadığını belirlemek için detaylı ultrason tetkiki yapılmalıdır.